4 Mart 2011

142 - Hoca… Farkı; “Hoca” Olmasıydı…



Sonra hemen, öncelik vermek durumunda hissettiğim Prof. Dr. Necmettin ERBAKAN’ın ölümü üzerine yazıma başlayarak devam edeyim…

“Hoca”yı kaybettik… Allah Rahmet Eylesin… Kendini bu memlekete adamış liderlerden biriydi… Rahmetli Alparslan TÜRKEŞ gibi, rahmetli Bülent ECEVİT gibi…

İyi şeyler yapmıştır, kötü şeyler yapmıştır… Fikrini destekleriz, desteklemeyiz… Ama bu memleket için çalışmıştır…

Hiçbir zaman “lider” potansiyeli olduğunu düşünmediğim ama gerçekten “lider”lik yapmış olan ECEVİT vefat ettiğinde de aynı şeyi söylemiştim… Onlar bu memleket için çalıştılar… Ve bugünkü “lider”lerin birçoğundan farklılar…

Fazlasıyla marjinal bulduğum, hiç oy vermediğim ve dini siyasete fazlasıyla alet etmesi nedeniyle eleştirdiğim bir “lider”di Prof. Dr. Necmettin ERBAKAN…

Ama “çok” akıllı bir adamdı… Kelimenin tam anlamıyla “Cin Gibi”… Bu sayede yüz binlerce insanı peşinden yıllarca sürükledi…

Ama onu diğer liderlerden farklı kılan özelliklerden bahsetmek gerek bu yazıda, ölümünün ardından onu anarken…

Bilmeyenler için ek bilgi, bilenler için hatırlatma… İstanbul Üniversitesi İletişim Doktora öğrencisiyim… Ve tezimi siyasal iletişim, siyasal markalaşma üzerine yazmak üzere çalışmalarıma devam ediyorum…

Bu çalışmaların altını doldurmak amacıyla yaptığım bir projede, her liderin seçim sonuçlarının analizlerini yapmıştım…

Önce özetle diğer liderlerden bahsedelim… TÜRKEŞ, girdiği her genel seçimde bir öncekinden az oy almış bir lider… Partisi önce ittifakla,sonra da ölümü sayesinde meclise girebildi.

ECEVİT, girdiği her genel seçimde bir öncekine göre oyu azalmış bir liderdir… Yalnızca yıllar sonra 1999’da son anda APO’nun yakalanması ile oyu artmıştır…

Şaşkınlıkla gördüm ki, ÖZAL da her girdiği seçimde bir öncekinden az oy almıştı…

İki lider farklıydı… DEMİREL, 7 kez gidip 8 kez gelmişti… Seçimden seçime değişen grafiğe sahip tek liderdi…

Ama daha dikkat çekici olan, ERBAKAN’ın her girdiği genel seçimde bir öncekinden daha çok oy almasıydı… Ömrü yetseydi bu kural bozulacaktı…

Öyle akıllı bir “lider”di ki, doğru zamanlarda doğru hamlelerle, yıllara yayılmış bir “strateji” ile her seçimde oyunu arttırdı…

Bir başka farkı, kadınları ilk kez, hem de kadını dinen içe kapatan bir yapıdayken, siyasetin bu kadar içine sokmuş olmasıydı… Ve başarısının en önemli ayaklarından biri kadınlardı…

Ancak hepsi bir yana, en önemli farkı, “hoca” olmasıydı… Diğer tüm liderlerden en “önemli” farkı, ERBAKAN’ın bir “hoca” olması ve “öğrenci” yetiştirmesiydi…

ECEVİT, kendisinden sonrası için bir lider yetiştirmedi, yıllarca sol BAYKAL’a mahkum kaldı…

TÜRKEŞ, kendisinden sonrası için “bir” lider yetiştirdi, yıllardır Milliyetçilik “BAHÇELİ”ye mahkûm… Hele ki “ikinci” yetiştirdiği YAZICIOĞLU da vefat edince, lider kalmadı…

DEMİREL ve ÖZAL, kendisinden sonra “bir tane bile” lider yetiştirmedi, çevrelerinde yetiştirdikleri “liderler” yerine birlikte çalıştığı çalışma arkadaşları oldu ve kendilerinden sonrası için alternatif yaratmadılar, merkez sağ dağıldı…

Bugün merkez sağın yok olmaya yüz tutmasının ve bugünkü konjonktürün en büyük sorumlusu DEMİREL ve ÖZAL’dır… Lider yetiştirmeyip egoist davrandıkları, “benim halkım liderini kendi bulur” dedikleri için…

ERBAKAN, “bir” ne kelime, “birçok” lider yetiştirdi ve bugün onlar bizi yönetiyor…

Biri Cumhurbaşkanımız… Biri Başbakanımız… Onlarcası bakanımız… Birini şu an Show TV’de izliyorum, bir sonraki dönem muhtemel Başbakanımız…

İşte ERBAKAN’ın farkı buydu… Kendisinden sonrası için lider yetiştirdi…

Her ne kadar son ana kadar koltukta oturma sevdasında olmuş görünse de, kendi yarattığı alternatiflere yol açmış bir “lider”dir…

Tekrar altını çizmek istiyorum… Ne oy verdim, ne oy vermeyi düşündüm… Çok defa da dini siyasete alet etmesi nedeniyle eleştirdim…

Ama yukarıda yazdığım konularda, özellikle kendisinden sonrasına yatırım yapmasına duyduğum saygı ve ettiğim takdir nedeniyle; egoistliğine ve yüksek egosuna rağmen “öğrenci”lerini “lider” yapmaya çalıştığı ve bu amaca yönelik çalışmaları nedeniyle “hakkım helal olsun” diyorum…

NUR ERDEM ÖZEREN

04.03.2011