3 Ağustos 2007

32 - Bu Bir Siyasi Başarıdır...

Siyaseti iyi bilmek lazım.. Seçim kazanabilmek için.. “Siyaseti” bilmezsen, “bürokrasi” ile, “hukuk” ile, “askeri hiyerarşi” ve “güç” ile kazanamazsın “seçim”i..

AKP’nin başarısının tamamen “siyasi” bir başarı olduğunu düşünüyorum.. Ta en başından beri, kurulan “kadrolar” ile, atılan her “düşünülmüş” adım ile, basına yapılan her “açıklama”da, stratejik adımlarla, “siyasi manevralar”la gücüne güç kattı AKP..

Seçim döneminde her ilde tek tek kitapçıklarla anlattı neler “yaptığını”.. O ilde ve Türkiye’de.. Kimse neler “yapmadığını” anlatmadı.. “Anlatamadı” bence.. O kadar çok şey vardı ki “yapmadığı”, “yapamadığı”, “yanlış yaptığı”.. Benim daha önce bir yazımda kısaca değinmeye çalıştığım..

Öyle bir siyaset bilgisi, deneyimi olmayan ve dar “kadrosu” olan 2 parti – DP ve GP; siyaseti “muhalefet”, ama ölümüne ve “sadece” muhalefet olarak gören ve “iktidarmışçasına” somut şeyleri konuşmayı beceremeyen bir parti – CHP; bir de zaten sadece “ideoloji” üzerine oynayan bir parti – MHP; vardı AKP’nin karşısında..

Ve bunlardan oluşan “muhalefetsizlik” nedeniyle bir de başka “muhalefet mercileri” eklendi bu 4 siyasi partiye..

Birincisi, TSK.. Türk Halkı “Ordu”ya güvense bile siyasete “karışmaması” gerektiği konusunda bir kez daha “muhtıra” verdi “ordu”ya.. Ama anlayan yok.. Her “muhtıra” ve “ihtilal” sonrası “ordu”nun “karşı” olduğu seçim kazanmış, daha da güçlenerek, ama TSK kurmayları bunu görmemekte ısrarlı.. Çünkü onlar “siyasetçi” değil...

İkincisi, Ahmet Necdet SEZER.. Türk Halkı ona da “çok” güveniyor.. Ama onun da “muhalif” olmasına tepki gösterdi..

Üçüncüsü.. Yargı.. En saygın kurumlardan biri, “siyasi” bir kararla “saygınlığını” yitirdi bu süreçte.. Özal ve Demirel’in Cumhurbaşkanlığı iptal edilmeli alınan karara göre..

“Siyaset” dışından gelen tüm bu “siyasi” “müdaheleler” sonrasında, AKP “akıllıca hazırlanmış” “siyasi” hamlelerle, basın açıklamasını yapan kişiye kadar planlanmış ve düşünülmüş hamlelerle (Cemil ÇİÇEK – 27 Nisan’ın Cevabı), “durumu lehine çevirmeyi” başardı..

“Demokrasi ile Bürokrasi”nin, “Siyaset ile Siyaset Dışı”nın, “Elit ile Halk”ın “seçimi” haline getirildi seçim.. “Biz ve Diğerleri” hiç bu kadar hissedilmemişti sanırım.. Ama bunu “siyaseti iyi bilenler” kullandı..

Seçim kampanyasında da “yapılması gereken”i yaptı.. “Meyve veren ağaç” taşlandı, meyveleri daha da büyüyüp olgunlaştı..

“4,5 yıl öncesinden daha kötü durumda olan varsa bize oy vermesin”.. “Tek başıma gelmezsem çekilirim”.. Demokrasi üzerine ve “Türk Halkı”na duydukları “güven”in altını çizen demeçler.. Herkesi kucaklayacakları iddiası ile hazırlanmış milletvekili aday listeleri..

ÖZAL’dan, DEMİREL’den, MENDERES’ten “alıntı” ve “çalıntı”lar bile olsa, özel hazırlanmış “siyasi” hamlelerdi hepsi..

Hiç bir siyasi partinin bir tane “vaad”ini duydunuz mu? “Mazot düşecek, ÖSS kalkacak”.. Başka? Kimse iktidar “olamayacağını” bilirmişçesine girdi seçime sanki..

Tayyip ERDOĞAN’ın halkı selamlayan fotoğrafını koyup “Tayyip’in Terör Karşınıdaki Duruşu” diye ilan verirsen, “Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı”nın “makamına saygıdan” bunu yapmaman gerektiğini anlatır sana Türk Halkı..

“APO’yu asacağız” diye meclise 2. parti olarak girip “genel af” çıkarırsan, terör konusunda bir söz söylemene izin vermez Türk Halkı..

Siyaseti bilip, geniş ekipler kurup, yıllarca birlikte çalışıp, somut öneri ve projeler getirip, her durumda düşünerek hareket edeceksin.. ki iktidar ol..

“Siyaset” “siyasetçi”nin işidir.. Bunu bilmek, ona göre hareket etmek gerek..

NUR ERDEM ÖZEREN
03.08.2007

Hiç yorum yok: