4 Ekim 2009

111 - Sarıgül… Şener… DP…

Geçen hafta sonu SARIGÜL Abdi İpekçi’de gövde gösterisi yaptı… Yeni bir iktidar alternatifi olmaya çalışan oluşum daha… DP ve ŞENER gibi…

Ama bu gidişle hiçbirinden hiçbir şey olmayacak gibi… SARIGÜL ve ŞENER, yeni tek adam partileri kuruyorlar… DP onlara göre şansı biraz daha yüksek… Ağır top sayısı fazlalığından… Her an transfer yapabilitesi olduğundan…

Önce DP’den başlayalım… Eski ağır top sayısı fazla, ANAP’la birleşme çalışmasında hala bir yol alamamış gözüken, gençleri hala çok da kanalize etmiş olamayan, ya da aslında, tüm bunları yaptıysa bile kamuoyu ile paylaşamayan bir yapı…

Kamuoyuyla paylaşmadıkça da bunları yapmak hiçbir işe yaramıyor… Ama DP’nin avantajı, AKP’nin her geçen gün merkezden uzaklaşıp cemaate yaklaşan ağır top listesi… Merkez sağa talip eski sahip DP, her an eski ANAP ve DP’lileri transfer edebilir… Yeter ki umut vaad etsin… Ama o da görünmüyor yakın gelecekte… Ve her an bir erken seçimde yine çuvallama…

İlk DP yazılarımdan sonra iddialaştığım bazı arkadaşlarım, CİNDORUK’un bırakmayacağını iddia ettiler… DP’nin yapacağı en akıllıca hareketlerden biri, eğer ki AKP’ye alternatif iktidar olmak istiyorsa, bir dönem Genel Başkan adayı da olan Köksal TOPTAN’ın genel başkanlığa gelmesi olacaktır… Herkesten destek alarak Meclis Başkanlığı’na seçilen, kamuoyunda da yeri güçlü olan… Ardından rüzgar esmeye başlar…

Ben yine söylüyorum, Rıfat HİSARCIKLIOĞLU bunu en iyi yapacak isim bence de, o da “Başbakanı”nın sözünden çıkmayacağını söylüyor ne yazık ki… Biz bakalım da HİSARCIKLIOĞLU AKP’nin başına geçmesin ERDOĞAN’ı Cumhurbaşkanı yaparken…

Gelelim ŞENER ve SARIGÜL’e… Her ikisi de tutturmuşlar bir “her kesimi kucaklama” lafını gidiyorlar… AKP öyle yapabildi ya, bunu bir strateji sanıyorlar…

Her kesimden destek, iktidar olmak için alınmıyor, iktidar olunca alınıyor… AKP sadece bunu başardı… İktidar oldu, güçlü bir iktidar… Herkes de destekledi… O da destekleyenlere yer verdi parti organlarında…

Öyle her kesimden destek falan da almadı… Uzaktan ortaya doğru giden bir sağ partiydi… Şimdi merkezden uzaklaştıkça bitiyor…

Merkez partisi olmadı hiç… Olamazdı da… Sağ bir partiydi işte… % 80’i sağ… İstediğiniz kadar merkezim deyin, imkansız bir şey bu… Araya istisnai iki tane CHP transferi ile merkez parti olunmaz…

Yeni kurulan partiler de, istediği kadar merkeziz desinler, bir tarafa daha yakınlar… Her şeyden önce liderlerinin geçmişinden ötürü… Ne SARIGÜL sağcı, ne ŞENER solcu olabilir…

Ben hala sağ ve sol kavramlarının bittiğine inanmıyorum… Rekabet iki partiye düştü diye, her kesimden görüş ikisinden birinin içinde yer buldu… Bakın eskisi gibi alternatif artsın da görün o zaman herkes nasıl yine tarafını belli ediyor…

Apolitik dediğimiz gençlikte bile sağ sol hala var… Öyle merkez partisi falan da dinlemezler… Ama aslında herkesin tek bir derdi var… İktidardan yana olmak… Klasik hastalığımız… Bu yüzden gelişemiyor demokrasimiz… Gerçek muhalefet olmadığından…

SARIGÜL ile ilgili son bir tespit yapmak istiyorum… Bana göre Tayyip hala Türkiye’nin gelmiş geçmiş en büyük 7 siyasi liderinden biri… MENDERES, DEMİREL, ECEVİT, ERBAKAN, TÜRKEŞ, ÖZAL ve ERDOĞAN… Elbette ki ATATÜRK’ü ayrı tutuyorum, şimdi başka yerinden anlamak isteyenler olur… Hepsi de yurdum insanı… Peki SARIGÜL olabilir mi 8.?

Türkiye’de saçları boyayla siyaha boyanmış, dişleri porselen kaplı, solaryumu eksik olmayan “lider” olmaz… O anca Şişli’nin Nişantaşı’nın lideri olur, Abdi İpekçi’yi doldurur… Yurdum insanı olmayan lider olamaz…

NUR ERDEM ÖZEREN

04.10.2009

Hiç yorum yok: