16 Kasım 2008

77 - Ekonomik Kriz’den Nasıl Çıkılır?

Ekonomik krizden kimin ya da neyin çıkması gerekiyor? Bir; kendimizin… İki; ülkemizin…

Ülkemizi nasıl kurtaracağımızla ilgili yorumum, kendimizi kurtarmamızla ilgili… Krizden etkilenen insan sayısı, şirket sayısı azalırsa, ülke de krizi kolay atlatır diye düşünüyorum…

Bu da ne demek? Ülkeyi krizden hükümetin kurtarmasını beklemek yerine, kendi kriz planımızı yapmalı, ama bunu yaparken de geleceği, dolayısıyla ülkemizi düşünerek hareket etmeliyiz…

Babamın her zaman kullandığı, benim daha önce bir yazımda kullandığım bir cümle var… Bana dokunmayan yılan bin yıl yaşasın derken, o yılan bin yıl yaşayınca dokunmadık kimse bırakmaz unuturuz…

Kendi krizimizi çözmeye çalışırken; formülü işten çıkarma gibi, giderleri farklı yöntemlerle kısmak gibi, başkalarının ekonomisini bozarak kurtarma politikaları izlersek, bu kısa vadeli bir çözüm olur ve ülke ekonomisini değil kurtarmak, daha kötüye gidişatına neden olur…

Krizden kurtulma yöntemi, masrafları kısmak değil, kenetlenmek ve birlik olmak olmalı… Mesela, yüzde 20 işten çıkarma yapmak yerine tüm çalışanlara yüzde 20 maaş indirimi teklif etseniz, işsiz sayısını arttırmadan tasarruf etmiş olursunuz…

Bir diğer yöntem şöyle bir net örnekle anlatılabilir sanırım… Kim etkilenmeyecek bu krizden? Kim batmayacak?
Yadırgamak için söylemiyorum… Takdir ediyorum aksine… Model alıyorum… Yahudiler… Museviler… Cemaatler… Etnik kökenli gruplar…

Hiç batan Musevi olacak mı sizce? Hayır… Sallanana destek olarak ayakta tutacaklar…

Peki Gülen Cemaati üyelerinden batan olacak mı? Hayır… Bu nedenle dünyanın en büyük sivil toplum örgütü…

Örneğin bu konuda örnek gösterilecek şekilde birbirini tutan gruplardan biri de Kürt kökenli vatandaşlarımızdır… Birbirlerinden alışveriş yaparlar, birbirlerine destek olurlar… İnisiyatif kullanacakları zaman “kendilerinden” olanı tercih ederler…

Mesela biz Trakyalılar ise, tam tersi… Biri yeni bir iş açar… Önce herkes ondan alışveriş yapar… Biraz işi büyüdüğünde de “bu fazla palazlandı, artık o kazanmasın başkasına gidelim” diye desteğini çekip köstek oluruz…

Her zaman söylerim… “Network is everything”… Birbirine tutunan, kenetlenen güçlenir… Bunu bir atasözü ile söylesem aynı etkiyi yaratır mı bilmiyorum… “Birlikten kuvvet doğar”…

Mesela ben bu modeli Tekirdağ Anadolu Lisesi Mezunları için yapmak istedim… Kısmet…

Birbirinden alışveriş yapan, iş yapacağı zaman birbirini tercih eden, işe alım yapacağı zaman onlar arasından seçen, birbirine daha ucuz iş yapan, birbirini kazıklamayan, bu nedenle birbirine güvenen bir 3.000 kişi düşünün…

Bu alışverişler sırasında da fon biriktiren… Bu fonla da ihtiyacı olana ihtiyacı olduğunda yardım eden…

İşte krizden çıkış formülü bu ve bunun gibi küçük gruplara mensup olmak, bu gruptakilerin birbirini finanse edip ayakta tutması, yoksa bile böyle gruplar oluşturmak bence…

Bunun geniş çapta yapılışına biz millet diyoruz aslında… Demeye çalışıyoruz… Ama artık o kadar geniş ki o “millet” denen topluluklar, yıllar geçtikçe o kadar arttı ki insan sayısı ve değerler o kadar ayırdı ki insanları, insanlar farklı gruplara bölünmek zorunda kaldılar…

Zamana ayak uydurmak durumunda olduğumuza göre, ya bir gruba dahil olmalı, ya bir grup olmalı, ya da birbirimize destek olmayı öğrenmeliyiz…

NUR ERDEM ÖZEREN
16.11.2008

Hiç yorum yok: