7 Mayıs 2007

25 - Kısır Döngü

Kısır döngü denen şey bu işte.. Çırpındıkça batmak.. Tam düzelttim derken herşeyi yoldan çıkarmak.. Daha da batırmak.. Ve bir türlü çare bulamamak..

Herşeye bir çare bulursunuz.. Çok güçlüsünüz.. Hatta kendi gücünüz kendinize fazla gelir.. Etrafınıza bile yetecek kadar güçlüsünüz.. Herkes sizden güç alıyor.. En yakınlarınızın başı sıkışınca ilk akla gelen kişisiniz.. Ama ya kendiniz? Öyle zamanlar gelir ki, gücünüz kendinize yetmez olur..

Çare bulamazsınız kendi derdinize.. Kendinizce bulduğunuz tüm çareler sizi çaresizliğe sürükler.. Gücünüz yetmez olur kendi derdinize çare bulmaya.. Güçsüzleşirsiniz.. Küçülürsünüz..

Kısır döngü başlar orada.. Siz güçsüzleştikçe, çaresizliğiniz artar.. Çaresizliğiniz arttıkça, gücünüz daha da azalır.. Ve çözüm bulamazsınız.. Çözümsüzlük sizi kısır döngünün ortasında bırakır..

“Şimdi ne yapacağım?” diye çaresizce haykırırsınız.. Ama içinizden.. İçinizden bağırırsınız... Hem hiç kimse sizi duymasın ve güçsüzlüğünüzü anlamasın istersiniz.. O güçlü insan yok olmasın.. Hem de herkes sizi duysun ve sizin bulamadığınız çareyi bulsun istersiniz..

Bir yerlerde bir çıkış yolu bulduğunuzu sanarsınız. “İşte!” dersiniz, “buldum çareyi!”.. Her geçen gün düzelmeye başlar her şey.. Ama kısır döngünün içine girmişsinizdir bir kere.. Bir yerlerde yeni bir problem çıkmak zorundadır.. Ve sizi çaresizliğe sürüklemek.. Kısır döngünün döngüsünü hiç düzelmemek üzere devam ettirmek..

Kıyıya geldiğinizi sandığınız, karaya çıktığınızı sandığınız anda, bu kez kara parçası ile birlikte içine çeker sizi bataklık.. Bu kez daha güçlüdür.. Kısır döngü, her defasında daha da güçlü bir şekilde içine alır sizi.. Çevresi genişlemiş, içinden çıkmak her yeni olayda daha da zorlaşmıştır

Döngüyü tetikleyen dış güçler midir? Hiç bitmeden devam etmesini sağlayan? Döngünün gücünü başkaları mı verir? Yoksa sizin güçsüzlüğünüzden mi gelir gücü?

Nasıl kurtulursunuz bu kısır döngüden? Çıkış yok mudur? Çaresini bilen yok mudur? Kısır döngüyü yok etmek mümkün değil midir? Adı kısır olmasına rağmen neden kısırlaşıp soyu bitmez? Neden kısırlığa inat hep yeni sorunlar yaratır? Gerçekten kısır olsa, var mıdır sonu?

Biri çıksa ve yok etse bu döngüyü.. Kurtuluşu olsa.. Kahramanınız olsa.. Siz hep başkalarını kurtarırdınız ya kısır döngülerden.. Nerede onlar? Yok mu sizi kurtaracak kimse? Gücünüzü verdikleriniz biriktirmemişler mi verdiklerinizi?

Ya da siz bu kez öyle bir düzeltseniz ki her şeyi.. Bir daha batmamak üzere çıksanız.. Yapamaz mısınız? Çaresizliğin çaresini bulsanız? Neye ihtiyacınız var?

Zamana mı? Zaman neye çare olmuş ki bugüne kadar? Gücünüzü mü toplayacaksınız?

Gücünüzü toplasanız.. Kısır döngüyü bitirseniz.. Onun sizden daha güçlü olmasına izin vermeseniz.. Herşeyi düzeltseniz..

Olur mu acaba? Aslında bu döngü kısır değildi de, siz mi kısırlaştırdınız onu? Sorun yine sizde mi? Her konuda tek çözüm “güç” değil mi yoksa? Güçlü olmanın yetmediği durumlarda ne yapmak gerekir? Güçsüzlüğü kabul etmek yarayabilir mi işe? Kısır döngüye güç veren sizin gücünüzse, güçsüzlük çare olabilir mi?

Bir nefeste neler çıktı yine.. Bir çaresizlik.. Ve bir sürü çare arayışı.. Alternatifler.. Ama sonuç yine aynı.. Çaresizlik..

NUR ERDEM ÖZEREN
07.05.2007

Hiç yorum yok: